Yaşam Notlarım'a Hoş Geldiniz.



14 Ağustos 2010 Cumartesi

Cumalıkızık

Bursa gezimizin son günü, yani Pazar sabahı otelimizden ayrıldıktan sonra Cumalıkızık’a gittik. Cumalıkızık, Bursa’nın merkeze yakın Kızık köylerinden sanırım en meşhur olanı.


Bursa’nın içinden Ankara tabelalarını takip edip, Otosansit’i geçtikten hemen sonra Cumalıkızık tabelasından sağa sapmalısınız. Asfalt yol gayet güzel ve sizi doğrudan Cumalıkızık’a götürüyor.

Uludağ’ın eteklerine kurulu bu köyde, tarihi evleri görebilir; gözleme, köy kahvaltısı ve mantı yiyebilir; yöresel ürünler (tarhana, bal, erişte, odun fırını ekmeği vs) satın alabilirsiniz.

Arabamızı rahatlıkla açık park yerine bıraktıktan sonra, kuş sesleri eşliğinde Arnavut kaldırımı döşeli bu köyü gezmeye başladık.

Evlerin büyük bir kısmı halen mesken olarak kullanılıyor. Üst katlar genellikle oturma amaçlı, alt katlar ve bahçeler ise kafe şeklinde hizmet veriyor. Bazı evlerse henüz restorasyon aşamasında ya da terk edilmiş vaziyette.

Küçücük bir müzeleri bile var. Görevli teyze, sanırım buranın köylüsü, elinde örgü işiyle kapıya oturmuş, bir yandan ziyaretçilerle sohbet ediyor bir yandan örüyor.

Otelimizden kahvaltı ederek ayrıldığımız için, burada bir şey yiyip içmedik ama aklımız kalmadı desem yalan olur. İnşallah bir başka sefer…

Tarihi Osmanlı fırınından ekmek alarak İstanbul’a, evimize doğru yola çıktık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
Zirve100 Site istatistikleri
Zirve100 Sayac