Yaşam Notlarım'a Hoş Geldiniz.



8 Mayıs 2013 Çarşamba

Farklıyız Farklı !

Kendimi bildim bileli şablonlara, kalıplara karşıyımdır. Hayır isyankar değilim, hatta gereğinden fazla uysalımdır, ama birileri çıkıp da "- dir, - dır, - dur ..." la biten cümleler kurmaya başladığında bana fenalık basar. Çünkü bence hayatın bir çok alanında kesinlik yoktur. Çok net konuları kastetmiyorum tabii. Ama konu insanların karakteri, huyu, çocuk yetiştirmesi, bebek bakımı olunca benim damarım biraz kalınlaşıyor.

Burçlara inanmam mesela, insanların bilmem kaç adet karaktere sığabileceğine aklım yatmaz bir türlü. Bu yüzden gençliğimde bir dönem moda olan "burcun ne?" sorusunu duyduğum an, bana o soruyu soran vatandaşın hanesine kocaman bir eksi yazardım. Kim bilir o bana ne yazardı, bu da ayrı bir konu :) Saat kaçta doğduğum, yıldızların pozisyonu, yükselen burcum vs vs'e bakarak benim "bencil" ya da "hırslı" ya da "akıllı" ya da "şanslı" olup olmadığım nasıl baştan belli olabilir ve tüm hayatım boyunca sabit kalabilir ki?

Çocuk konusu da öyle. Sesli ya da sessiz çok eleştiri alıyorum Defne'yi yetiştirirken. Peki umrumda mı aldıklarım? Faydalı ve haklı eleştirilerse yerden göğe kadar evet, ama değillerse tıntııınnnnn.... Özellikle Defne'nin küçüklüğünden beri gündemde olan uyku ve yemek konusu. Gerçi artık bunları büyük ölçüde atlattık. Defne büyüdü, ihtiyaçları değişti, kendisini ifade etmeye başladı, ben tecrübelendim vs vs. Ama yok efendim "yıkadıktan sonra rahat uyurlar", "çocuk günde en az falanca saat uyumalı",  "bir oturuşta şu kadar yemeli" , "günde en az şu kadar öğünü mideye indirmeli" gibi standart kalıplar bence çok ama çok yanlış. Şimdiki aklımla ve geldiğim noktayla söylüyorum tabii bunları.

Farklıyız kardeşim farklı. Bebek de olsa, çocuk da olsa, yetişkin de olsa, kalıp yoktur. Banyo yaptıktan sonra benim uykum açılır mesela, asla uyuyamam birkaç saat. Defne de aha işte benim gibi, yıkayınca uyumayan cinsten. Defne'nin babası mesela, küçükken bayılırmış ekşi yemeye, Defne de tam öyle, ekşi elmaya, limonlu patates salatasına bayılıyor. Peki nerede kaldı "çocuğa ekşi ekşi yedirmeyin" lafı? Ya da Defne hiçbir zaman o standart saatlerde uyumadı, belirtilen standart öğünlerden yemedi, ama fosur fosur uyuyan ve önüne konan her yemeği silip süpüren çocuklardan her zaman daha az hasta oldu, onlardan her zaman daha hareketli oldu (maşallah !) ama bir yandan daha da zor oldu tabii :)

Bu yüzden, şimdiki aklım olsaydı Defne'yi kalıplara sokmak için bu kadar uğraşmazdım, biraz daha rahat olmaya çalışırdım, onu asla asla diğer çocuklarla kıyaslamaz sadece güvendiğim çocuk doktorunun dediklerine ve Defne'nin beden/zihin faaliyetlerine- gelişimine kendimi verirdim. Bir de "dır, dir"li şablonları diretenlerden uzak kalırdım. Yok efendim "şu saatte yatırırsan bu saatte kalkar", "şunu verirsen yer bunu verirsen yemez" ... Biraz itiraz edince "ama ben başarılı oldum bu dediklerimi yapınca, Defne'nin öyle olmaması senin kabahatin" direnişleri...

Hayır arkadaşım diyorum artık bu laflara. Bireylerin ne karakterde olacağı, alışkanlıkları, davranış modelleri şablon değildir, yıllar içinde de değişir. Bu yüzden blogumda öyle bilmiş, büyük laflar kullanmamaya özen gösteriyorum, deneyip iyi sonuç elde ettiğim şeyleri "tavsiye "olarak yazıyorum. Kesinlikle "mutlaka yapılmalı, yapılmazsa olmaz" ya da "bunları uyguladım, başardım" demiyorum. Çünkü biliyorum ve ısrarla söylüyorum ki farklıyız, farklıııııı ve ortada başarı ya da başarısızlık yok, sadece ve sadece tür tür insan var !

2 yorum:

  1. öncelikle burçlar hakkında aynı görüşü savunduğumu söyleyeyim.yükselenim ne bilmem.ateş miyim su muyum umrumda değil,çok dangalakça bence:)her insan farklı farklıdır,nasıl aynı kefeye konulabilir ki?
    ah o bilmiş bilmiş konuşanlar,her şeyin en iyisini kendilerinin bildiğini sananlar yok mu ah!çevremde epeyce bulunmaktalar ne yazık ki..bazılarını püskürtseniz de püskürtülemeyecek şekilde yakınınızda olanlar da olabiliyor malesef :)
    güzelce,sabırla kendi bildiğimi savunmam gerekecek karşılarında.işim zor ama yapacak bir şey yok.sinirlenirsem suçlu olucam,laflarını dinlemesem de suçlu olucam.bi formülünü bulmak lazım :)
    ama şuna inanıyorum ki bir çocuğu en iyi kendi annesi-babası bilir.yok şöyle yapılır,yok böyle olur diye dışardan ahkam kesmek çok yanlış.herkes bunu bilseydi de ayağını ona göre denk alsaydı süper olurdu :)

    YanıtlaSil
  2. Evet aynen katılıyorum. Bir çocuğu en iyi ana babası tanır. Özellikle "kolay çocuk" büyütenler çok bilmiş kesiliyorlar, aman dikkat diyorum :)

    YanıtlaSil

 
Zirve100 Site istatistikleri
Zirve100 Sayac